Entegre Lojistik Yönetimi Kitabı 3. Baskı Çıktı.

3. Baskı Önsöz

Küresel ekonomide lojistik artık baş tacı. Ekonominin tüm aktörleri lojistik ile rekabet avantajı elde etmenin yöntemlerini sorguluyor. Hız, maliyet ve yeni hizmet alanları üzerine sürekli analizler yapılıyor ve uygulama buluyor. Rakiplerin önünde olabilmek ve müşteri tatminini sağlamak lojistik operasyon kalitesinden geçiyor.

Tüm dünyada lojistik hizmet üreten ve alan tarafların karşılıklı beklentileri arttı. Tüm taraflar daha hızlı, daha kaliteli ve ekonomik hizmet arayışında. Teknoloji yayılımı ile operasyonel süreçler eş zamanlı takip ve izlenebilirlik kazandı. Yazılımlar, işletmeler arası ve işletme içi tüm operasyonları kapsar hale geldi. Araçlar (fonksiyon ve kapasiteleri) ve makinelerin uygulama sahaları gelişti. Depolama tür ve uygulamaları hiç olmadığı kadar değişim gösterdi. Bu değişimi öngörebilenler ve uyum konusunda çaba sarf edenler rekabette bir adım önde oldular ve sektöre yön verdiler.

Bütün bu dönüşüm içerisinde “ürün – sektör – lojistik hizmet” bileşenleri üzerine özel çalışmalar hayatımıza girdi. Zaman içerisinde lojistik operasyonların sektörlere göre farklılık kazandığı daha da belirgin hale geldi. Gıda, otomotiv, in- şaat vb. sektörlerde lojistik operasyon yönetimi uzmanlaşma zorunluluğunu beraberinde getirdi. Bununla birlikte, mevzuat ve güncellemelerinin operasyona yön verdiğini de belirtelim. Her sektörde geçerli ulusal ve uluslararası yasal düzenleme doğrultusunda hareket etme zorunluluğu bulunmaktadır. Geçmişten farklı olarak sektörel lojistik uygulamalara, tedarik zinciri yönetimi perspektifinden bakmak gerekmektedir.

Dünyada olduğu gibi ülkemizde de lojistik sektörü büyük bir gelişim içeri- sinde. Küresel ekonomi içerisinde lojistik yeteneklerimizin işletmelerimize katkısı büyük. Taşıma, depolama ve dağıtım operasyonlarının kalitesi gelişti. Tüm kurum- larımızda lojistik kültürünün oluştuğunu söyleyebiliriz. İnsan kaynağımızın niteliği yükseldi. Son dönemde lojistik liseleri, ön lisans ve lisans programlarının sayısında büyük bir artış yaşandı. Program zenginliği kadar eğitimin kalitesi de yükseldi. Donanımlı insan kalitesi sektörde üretilen hizmete de olumlu yansıdı. Bu gelişimi biz öğretim üyeleri de büyük bir mutlulukla yakından izliyoruz.